9 Mayıs 2012 Çarşamba

Platypus – Hayvanlar Alemi

İlk bakışta birçok canlının bir araya getirilmesiyle oluşmuş bir maket gibi duran Platypus, bilimadamlarının “hayvanlar aleminin en harika yaratığı olmaya kesin aday bir hayvan” olarak nitelendirdiği bir canlıdır. Büyük gagaları olmasına ve yumurtlayarak üremelerine rağmen memeliler gibi süt bezlerine sahip olan Platypuslar, bilim adamları tarafından “yumurtlayan memeli” olarak sınıflandırılmaktadır. Adeta canlılar dünyasının mozaiği olan bu canlılar, arka ayaklarında taşıdıkları zehiri düşmanlarına karşı kullanarak, su altında avlanarak ve tırnaklarıyla tünel kazarlar
Gerçekte ara form özelliği oluşturmayan canlı yapılar, kimi zaman evrimcilerin yorumları ile ara form özelliği gibi lanse edilir.
Image
Örneğin Avustralya’da yaşayan Platypus, bir memeli olmasına rağmen sürüngenler gibi yumurtlayarak çoğalır. Ayrıca kuşlara benzer bir gagası bulunur. Ancak tüylere, süt bezlerine ve kulağında üç kemiğe sahip olması nedeniyle memelidir.

Monash Üniversitesi fizyologlarından Uwe Proske, bu canlı için “hayvanlar aleminin en harika yaratığı olmaya kesin aday bir hayvan” olduğu sonucuna varmıştır. Proske şöyle der:
“İlkel bir memeli olmanın çok ötesinde, Platypus kesinlikle çok yüksek düzeyde ilerlemiş durumdadır.” (Michael Denton, Evolution: A Theory in Crisis, Burnett Books Ltd., London, 1985, s. 109-110)
Platypus, çok ileri derecede özelleşmiş yapısıyla ‘ara form’ olduğu iddiasını ayrıca yalanlamaktadır. Bu canlının özelliklerini tek tek incelediğimizde, birçok açıdan olağanüstü bir yaratılışa sahip olduğunu görmekteyiz.
Bilim adamları bu nedenle Platypus gibi canlılara “mozaik canlı” ismini verirler. Mozaik canlıların ara form sayılamayacağı, Stephen J. Gould ve Niles Eldredge gibi önde gelen evrimci paleontologlar tarafından da kabul edilmektedir.
Su Geçirmez Kürkü
Image
Platypus’un ayakları ve gagası hariç bütün vücudu, su geçirmez kalın bir kürkle kaplıdır. Her milimetrekaresinde 800 tüy bulunan bu kürk, kutup ayısının kürkünden bile daha gürdür. Kürk iki katmandan oluşmaktadır. Üst katta parlak ve uzun tüyler yer alırken altta daha kısa yumuşak tüyler bulunur. Yalıtkanlık özelliği çok yüksek olan bu kürk sayesinde Platypus çok soğuk sularda bile avlanabilir.
Hassas Gagası ve Elektroreseptör Sistemi
Image
Platypus’un, bir lastik gibi yumuşak olan gagasının üstünde iki delik bulunur. Bu delikler, Platypus’un vücudunun geri kalan kısmı su altındayken nefes almasına imkan tanır. Platypus avlanmak için su altına daldığında, kulaklarını, gözlerini ve burun deliklerini sımsıkı kapatır. Peki bu canlı nasıl hiçbir yere çarpmadan yüzer ve avını yakalar? Platypus’un son derece hassas olan gagasında, yaklaşık 850.000 alıcıdan meydana gelen bir elektro-alıcı sistem yer alır. Bu elektroreseptör sistemi, bazı balıklarda bulunan sistemlere de hiç benzememektedir. Bu, çok daha komplekstir. Platypus, kendine özgü hareketleriyle ırmaklarda elektrik alanı oluşturur ve bunu kullanarak ırmağın yüzeyinin biçimini belirler. Bu elektro-alıcı sistem, Platypus’a yem olacak küçük bir canlının dahi kas hareketlerindeki elektrik aktivitesinin tespit edilmesini sağlar. Plutypus, bu yolla yakalayarak yanak boşluğuna doldurduğu yiyecekleri, su yüzeyine çıktığında yavaş yavaş ağzından boşaltır.
Çok Kullanışlı Ayakları
Image
Platypus’un, vücuduna yatay olarak yerleştirilmiş dört bacağı vardır. Canlı, bu sayede karada bir kertenkele gibi yürüyebilir. Ön ayaklarında bulunan deri perdeler Platypus’un suda rahatça yüzmesini sağlar. Karaya çıkınca katlanan bu perdelerin yerini, yürümesini ve toprağı kazmasını sağlayan keskin pençeleri alır. Bu pençelerini aynı zamanda toprağı kazarken yere tutunmak ve kürkünü taramak için de kullanır.
Enerji Deposu Bir Kuyruk
Platypus’un bir küreğe benzeyen kuyruğu, yüzerken bir dümen işlevi görür. Tünel kazarken ise kuyruğunu toprağı yuvasından itmek için kullanır. Ancak kuyruğun asıl görevi yağ depolamaktır. Yiyecek kaynakları azaldığında ya da kuluçkaya yatarken daha fazla enerjiye gereksinim duyduğunda Platypus bu depoyu kullanır. Ayrıca karaya çıktığında karnına doğru bastırdığı kuyruğunun arasında birşeyler de taşıyabilir.
Ayarlanabilir Vücut Sıcaklığı
Birçok memelinin vücut sıcaklığı 37-38 °C civarındadır. Platypus’un vücut sıcaklığı ise yaklaşık 32 °C’dir. Platypus’un metabolizması değişebilen bir özelliğe sahiptir. Böylece yaklaşık 0 °C olan buzlu su içinde, birkaç saat kalsa bile vücut sıcaklığını 32 °C olarak koruyabilir.
Platypus’un kırmızı kan hücreleri diğer memelilerden daha fazla miktarda hemoglobin taşır. Bu sayede su altında 10 dakikadan fazla nefessiz kalabilir. Bir Platypus’un nabzı gerektiğinde dakikada 140-230’dan neredeyse dakikada (sıfır) 0’a yakın bir rakama kadar düşebilir.
Platypus’un Zehirli Tabancası
Platypus bazı kır faresi türleri ve küçük bir böcek yiyenle birlikte yeryüzündeki ender zehirli memeli hayvanlardandır. Her Platypus arka ayağının üzerinde, 1,5 cm uzunluğunda bir zehir enjektörü ile doğar. İlk yılın sonunda dişinin zehir pençesi düşer, erkeğinki ise çiftleşme döneminde zehirli hale gelir. Zehir, kalça üzerindeki bir bezden üretilir ve çok etkilidir. Bu zehir, örneğin bir köpeğe verildiğinde, kalp ritmi bozulur ve solunumu felce uğrayarak çabucak ölür.
Yumurtlama ve Yavru Bakımı
Çiftleşme sonrasında dişi Platypus nehir kenarında bir yuva inşa eder. 20 m uzunluğundaki bu yuva sıradan bir yuvadan çok daha geniştir. Su taşkınlarından ve düşmanlarından korunmak için kendini yuvanın içine kapatır. Bu sayede yuvanın iç sıcaklığının ve neminin yumurtlama için belli bir değerde kalması da sağlanmış olur.
Yaklaşık 4 mm büyüklüğündeki yumurtalar, yumurta tüpünden aşağı inerken döllenir ve korunmaları için üzerlerinde yumuşak bir kabuk meydana gelir. Daha sonra yumurtalar rahime yerleştiğinde ikinci kabukla sarılır. Yumurtalar 12 mm kadar olduklarında ise, üçüncü ve koruyucu son kabuk oluşur. Bu kabuk yumurtanın içinde embriyonun beslenmesini sağlar. Yumurta kabuğu tıpkı bir lastik gibi yumuşaktır. Yeni doğan Platypus’un üst çenesinde bu kabuğu açması için küçük bir diş bulunur.
Yavrularını süt ile besleyen Platypus’un süt verdiği belirgin bir meme başı yoktur. Süt, derisinin içinden sızar ve yavrular küçük yumuşak gagalarıyla sütü alırlar. Yavrular için gerekli olan demirin tamamına yakını Platypus’un sütünde depolanmıştır.
Image Image

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder