1843 Tıbbiye mektebi bünyesinde kadınlar ebelik eğitimi almaya başladı.
1847 Kız ve erkek çocuklara eşit miras hakkı tanıyan İrade-i Seniye yayımlandı.
1856 Köle ve cariye alınıp satılması yasaklandı.
1858 Arazi Kanunnamesinde mirasın
kız ve erkekler arasında eşit olarak paylaştırılacağı hükmü yer aldı.
Böylece kadınlar ilk kez miras yoluyla mülkiyet hakkını kazandı.
1858 Kız Rüştiyeleri açıldı.
1869 Kadınlar için ilk sürekli yayın olarak nitelenen (haftalık) Terakk-i Muhadderat dergisi yayımlandı.
1869 Kızların eğitimine ilk kez yasal zorunluluk getiren Maarif-i Umumiye Nizamnamesi yayımlandı.
1870 Kız öğretmen okulu Dar-ül Muallimat açıldı.
1871 Mecelle’nin (Osmanlı Medeni
Kanunu) uygulanması için çıkarılan Hukuk-ı Aile Kararnamesi ile; evlilik
sözleşmesinin resmi memur önünde yapılması, evlenme yaşının erkeklerde
18, kadınlarda 17 olması, zorla evlendirmelerin geçersiz sayılması
düzenlendi.
1876 Kanun-i Esasi (ilk Anayasa) kabul edilerek temel haklar düzenlendi. Kız ve erkekler için ilköğretim zorunlu hale getirildi.
1897 Kadınlar ücretli işçi olarak çalışmaya başladı.
1913 Kadınlar ilk kez devlet memuru olarak çalışmaya başladı.
1914 Kadınlar tüccarlık ve esnaflığa başladı.
1914 İnas Darülfünunu adı altında kızlar için bir yüksek öğretim kurumu açıldı.
1921 Darülfünunda karma öğretime geçildi.
1922 Yedi kız öğrenci Tıp Fakültesine kayıt yaptırarak eğitime başladı.
Haziran 1923 Nezihe Muhittin’in
başkanlığında ilk kadın partisi olan Kadınlar Halk Fırkası’nın kurulması
girişiminde bulunuldu, kadınlara oy hakkı tanımayan 1909 tarihli Seçim
Kanunu gereğince valilikçe partinin kuruluşuna onay verilmediğinden
dernekleşmeye gidildi.
29 Ekim 1923 Cumhuriyet ilan edildi.
Cumhuriyetin ilanıyla birlikte kadınların kamusal alana girmesini
sağlayan yasal ve yapısal reformlar hızlandı.
3 Mart 1924 Tevhid-i Tedrisat Kanunu
(Öğrenim Birliği) çıkarıldı. Böylece eğitim laikleştirilerek tüm eğitim
kurumları Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlandı. Kız ve erkekler eşit
haklarla eğitim görmeye başladı.
17 Şubat 1926 Türk Medeni Kanunu’nu
kabul edildi. Kanun ile erkeğin çok eşliliği ve tek taraflı boşanmasına
ilişkin düzenlemeler kaldırıldı, kadınlara boşanma hakkı, velayet hakkı
ve malları üzerinde tasarruf hakkı tanındı. 4 Nisan 1926 tarihli Resmi
Gazetede yayımlanan kanun 4 Ekim 1926 tarihinde yürürlüğe girdi.
1930 Belediye yasası çıkarıldı. Yasa ile kadınlara belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanındı.
1930 Kadın ve çocukların korunmasına ilişkin ilk düzenleme Umumi Hıfzısıhha Kanunu ile yapıldı.
1930 Doğum izni düzenlendi.
10 Haziran 1933 Kız çocuklarına mesleki eğitim vermek amacıyla Kız Teknik Öğretim Müdürlüğü kuruldu.
26 Ekim 1933 Köy Kanunu’nda değişiklik yapılarak kadınlara köylerde muhtar olma ve ihtiyar meclisine seçilme hakları verildi.
5 Aralık 1934 Anayasa değişikliği ile kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı.
8 Şubat 1935 Türkiye Büyük
Millet Meclisi 5. Dönem seçimleri sonucunda 17 kadın milletvekili ilk
kez meclise girdi, ara seçimlerde bu sayı 18′e ulaştı.
8 Haziran 1936 İş Kanunu yürürlüğe girdi. Kadınların çalışma hayatına düzenleme getirildi.
1937 Kadınların yeraltında ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılması 1935 tarihli 45 sayılı ILO sözleşmesi ile yasaklandı.
1945 Analık sigortası (doğum yardımı) 4772 sayılı yasa ile düzenlendi.
1949 Yaşlılık sigortasının kadın ve erkekler için eşit esaslara göre düzenlenmesi 5417 sayılı yasa ile sağlandı.
1950 İlk kadın belediye başkanı (Müfide İlhan) Mersin’den seçildi.
1952 Sağlık Bakanlığı bünyesinde ana çocuk sağlığı hizmetleri verilmeye başladı.
1965 Gebeliği önleyici araçların
satış ve dağıtımının serbest bırakılmasını ve tıbbi zorunluluk halinde
kürtaj hakkı tanınmasını düzenleyen Nüfus Planlaması Hakkında Kanun
çıkarıldı.
22 Aralık 1966 Eşit değerde iş
için kadın ve erkek işçiler arasında ücret eşitliğini sağlayan 1951
tarihli 100 sayılı ILO sözleşmesi onaylandı.
26.03.1971 İlk kadın bakan (Türkan Akyol) atandı.
1975 Birleşmiş Milletler
tarafından Mexico City’de Birinci Dünya Kadın Konferansı düzenlendi ve
bunu takiben 1975-85 yılları arasındaki dönem “Kadın On Yılı” olarak
ilan edildi.
27 Mayıs 1983 10 haftaya kadar
olan gebeliklerin kürtajla sona erdirilmesi ve gönüllü cerrahi
sterilizasyon yöntemlerine izin verilmesi Nüfus Planlaması Hakkında
Kanun’da yapılan değişiklikle sağlandı. Kürtaj için evli kadınlara
kocadan izin alma koşulu getirildi.
1985 Türkiye, Birleşmiş
Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesini
(CEDAW) imzaladı ve sözleşme 1986 yılında yürürlüğe girdi.
1985 5. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda kadın konusu ilk kez bir sektör olarak yer aldı ve bu konuda politikalar belirlendi.
1987 Devlet Planlama Teşkilatı’nda Kadına Yönelik Politikalar Danışma Kurulu kuruldu.
1989 İstanbul Üniversitesi’nde
ilk Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi kuruldu. Bugün
üniversiteler bünyesinde kurulan bu merkezlerin sayısı yurt çapında 13′e
ulaştı.
24 Ocak 1989 İçişleri Bakanlığı kaymakamlık sınavlarına kadınların da alınacağını açıkladı.
29 Kasım 1990 Kadının
çalışmasını kocanın iznine bağlayan Medeni Kanun’un 159. maddesi Anayasa
Mahkemesi’nce iptal edildi. İptal kararı 2 Temmuz 1992 tarih ve 21272
sayılı Resmi Gazete’de yayımlandı.
1990 Tecavüz mağdurunun hayat
kadını olması halinde cezanın indirilmesini öngören Türk Ceza Kanunu’nun
438. maddesi Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından yürürlükten
kaldırıldı.
14 Nisan 1990 Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı, ilk kadın kütüphanesi ve bilgi merkezini açtı.
1990 Sosyal Hizmetler ve Çocuk
Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü bünyesinde, şiddete uğrayan kadınlara ve
çocuklara destek hizmeti vermek üzere ilk kadın konukevleri açılmaya
başlandı. 2000 yılı itibariyle bu sayı yediye yükselirken kapasiteleri
170′e ulaştı.
1990 422 Sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile Kadının statüsü ve Sorunları Başkanlığı kuruldu.
25.10.1990 tarihinde kadın sorunları konusunda ulusal mekanizma olarak
Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü (KSSGM) 3670 sayılı kanunla
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı olarak kuruldu ve
24.06.1991 tarihinde de Başbakanlığa bağlandı.
Eylül 1990 Yerel yönetimler
kadın konusunda özellikle şiddete uğrayan kadınlara yönelik hizmet
vermeye başladı. Türkiye’deki ilk kadın sığınma evi Bakırköy Belediyesi
tarafından açıldı.
1991 48. Hükümet döneminde ilk kadın vali (Lale Aytaman) Muğla iline atandı.
17-20 Şubat 1992 Birleşmiş
Milletler Uluslararası Kadının İlerlemesi İçin Araştırma ve Eğitim
Merkezinin (INSTRAW) toplantısında, Kadının Statüsü ve Sorunları Genel
Müdürlüğü Türkiye’de kadın konusunda odak noktası olarak kabul edildi.
1993 Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı işbirliği ile
“Kadının kalkınmaya Katılımını Güçlendirme Ulusal programı Projesi”
uygulamaya başlandı. Kadının Statüsü ve Sorunları genel Müdürlüğü’nün
yürüttüğü proje kapsamında; eğitim programları, araştırma projeleri,
pilot projeler ve istatistik/yayın faaliyetleri yürütüldü. 16 araştırma
projesinin yanı sıra pek çok eğitim programı ve pilot proje desteklendi,
araştırma projelerinin bir kısmı ve toplumsal cinsiyet temelinde farklı
konularda oluşturulan özet göstergeler kitap haline getirildi.
Ayrıca cinsiyete dayalı veri tabanı oluşturulması amacıyla Devlet
İstatistik Enstitüsü’nde Toplumsal Yapı ve Kadın İstatistikleri Şubesi
kuruldu.
1993 İstanbul Üniversitesi’nde
ilk Kadın Araştırmaları Ana Bilim Dalı açıldı ve yüksek lisans programı
vermeye başladı. Bugün Kadın Çalışmaları Ana Bilim Dalı açarak Yüksek
Lisans Programı veren üniversite sayısı dörde ulaştı.
1993 Kadın Dayanışma Vakfı, Altındağ Belediyesinin desteğiyle kadın danışma merkezi ve kadın sığınma evini açtı.
25 Haziran 1993 Türkiye’nin ilk kadın başbakanı (Tansu Çiller) hükümeti kurdu.
5-8 Aralık 1993 Kadın ve Sosyal
Hizmetler Müsteşarlığı ve Ankara Üniversitesi. Kadın Sorunları Araştırma
ve Uygulama Merkezi işbirliği ile “Kadın Kimliği Kongresi” düzenlendi.
Kongre gündemini; kadın emeğinin biçimleri, siyasette kadın kimlikleri,
kadın bedeninin tanınması, kadın imgesinin üretimi ve dolaşımı, sanatın
içinden kadın ve kadın örgütlenme biçimleri başlıklı konular oluşturdu.
1993 Halk Bankası’nca kadınları girişimciliğe özendirmek amacıyla kadınlara özel, düşük faizli kredi uygulaması başlatıldı.
1994 Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü bünyesinde, şiddete uğrayan kadınlara hukuki
ve psikolojik danışmanlık, girişimcilik ve el emeğinin değerlendirilmesi
konularında hizmet vermek amacıyla Bilgi Başvuru Bankası (3B) kuruldu.
5 Nisan 1994 Dünya Bankası ve
Türkiye Cumhuriyeti .Hükümeti arasında imzalanan İkraz Anlaşması
gereğince başlayan İstihdam ve Eğitim Projesi’nin alt bileşenlerinden
Kadın İstihdamının Geliştirilmesi Projesi (KİG) Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü’nce yürütülmeye başlandı. Proje kapsamında on
altı araştırma projesi gerçekleştirildi, on üç tanesi kitap haline
getirildi.
Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü’nde kitap, makale, tez,
seminer, konferans dokümanları ve gazete kesiklerinin derlendiği ve
Ankara’nın tek kadın kütüphanesi olarak da nitelendirilebilecek bir
Dokümantasyon Merkezi kuruldu. 1000 saydamdan ve web sayfasından oluşan
“Kadınlara Görsel Tanıklık” adlı kadın fotoğrafları arşivi oluşturuldu.
Kadınların çalışma yaşamlarına dair “Kadın Çalıştıkça” adlı bir
belgesel/tanıtım filmi yaptırıldı.
Toplumsal cinsiyet yaklaşımını ana plan ve programlara yerleştirmek
için resmi, özel ve sivil toplum kuruluşları çalışanlarına yönelik
olarak kullanılması planlanan ve modüler bir eğitim materyali olan
Toplumsal Cinsiyet Eğitim paketi hazırlandı ve pilot uygulamaları
yapıldı. Haziran 2000 tarihinde proje sonuçlandı.
1994 Türkiye Kahire’de yapılan
Birleşmiş Milletler Nüfus ve Kalkınma Konferansına katıldı. Konferans’da
kadının statüsü ve sağlık ilişkisini vurgulayan “üreme sağlığı” kavramı
üzerinde duruldu ve kadın sağlığında “bütüncül” bir yaklaşım
benimsendi. Bu yaklaşım doğrultusunda Sağlık Bakanlığı
koordinatörlüğünde ilgili kesimlerden sağlanan katılımla “Kadın Sağlığı
ve Aile Planlaması Ulusal Eylem Planı” hazırlandı. 1998 yılında
kamuoyuna sunulan Eylem Planı 6 ana çalışma grubu tarafından
oluşturuldu. Kadının Statüsü grubunun koordinasyonunu Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü üstlendi.
1995 Kurulduğundan bu yana,
açtığı kadın danışma merkezi ile şiddete uğrayan kadınlara danışmanlık
hizmeti veren Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, kadın sığınağını açtı.
1995 Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü’nce Dünya Bankası Japon Hibe Fonundan 1993
yılında elde edilen finansman ile ülkemizde kadın girişimcilere sağlanan
finans ve finans dışı hizmetlerin neler olduğunu ve kadın
girişimcilerin bu hizmetlere ulaşımlarını ortaya koymak üzere bir
araştırma projesi olan Küçük Girişimcilik Projesi gerçekleştirildi.
Proje kapsamında belli illerde alan çalışmaları yapıldı ve elde edilen
bilgiler kitap haline getirildi.
Şubat 1995 Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü’nce gönüllü kadın kuruluşları arasındaki
iletişim ve dayanışmayı güçlendirmek, bilgiyi yaygınlaştırmak için aylık
“Kadın Bülteni” çıkarılmaya başlandı. 11 sayı yayımlandı.
08-11Haziran 1995 Kadının
Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü’nce Sinop’ta sivil toplum
kuruluşları ve kamu kurumları temsilcileri, parlamenterler, gazeteciler
ve akademisyenlerin katıldığı, “Türkiye’de Kadına Yönelik Politikaların
Oluşturulması” konulu dört gün süren bir toplantı düzenlendi. 4. Dünya
Kadın konferansı öncesi yapılan bu toplantıda, kurumsallaşma, siyasal
alan, çalışma yaşamı, kadın sağlığı ve eğitim konularında kadına yönelik
politikalar belirlendi.
17-19 Temmuz 1995 Avrasya
ülkeleri kadınları arasındaki işbirliğini geliştirmek, Pekin
Konferansında Türkiye ile birlikte hareket edebilmelerine yardımcı olmak
amacıyla KSSGM ve Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı Başkanlığı (TİKA)
işbirliği ile “Pekin’e Giderken; Avrasya Ülkeleri Kadınları İşbirliği
Kongresi” başlıklı bir toplantı gerçekleştirildi. Kongrenin sonuç
bildirgesinde bir işbirliği grubu oluşturulması tavsiye edildi. Bu
doğrultuda 27-29 Mart 1996 tarihleri arasında Ankara’da “Avrasya
Ülkeleri Kadınları işbirliği Grubu Birinci Toplantısı” gerçekleştirildi.
Toplantıda bu işbirliğinin kurumsallaşması için bir protokol
hazırlandı, protokolün yürürlüğe girmesi için yedi katılımcı ülkenin
imzasının tamamlanması gerekmektedir.
30 Ağustos 8 Eylül 1995 Türkiye
Pekin’de yapılan ve 189 ülkenin katıldığı 4. Dünya Kadın Konferansı’na
katılarak taahhütleri çekincesiz olarak kabul etti.
Kasım 1995 Güneydoğu Anadolu
Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından bölgedeki
kadınların durumunun iyileştirilmesi ve kalkınma sürecine entegre
edilmesi amacıyla planlanan Çok Amaçlı Toplum Merkezlerinin (ÇATOM) ilki
Urfa’da açıldı. 2000 yılı itibariyle bölgedeki sayısı 21′e ulaştı.
1996 Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü’nce, 4. Dünya Kadın Konferansı’nda kabul
edilen eylem planı ve taahhütler çerçevesinde kamu kurum ve kuruluşları,
üniversiteler, gönüllü kadın kuruluşları, siyasal partiler, sendikalar,
meslek örgütleri ve basının katılımı sağlanarak ulusal eylem planı
hazırlandı.
1996 Kadın Çalışmaları alanında
ilk yüksek lisans diploması İstanbul Üniversitesi Kadın Çalışmaları Ana
Bilim Dalı tarafından verildi.
1996 4. Dünya Kadın
Konferansında verilen taahhütler gereğince Kadının Statüsü ve Sorunları
Genel Müdürlüğü koordinasyonunda gönüllü kadın kuruluşlarının
katılımıyla kadın sorunlarının yoğunlaştığı dört alanda; eğitim, sağlık,
hukuk ve istihdam komisyonları oluşturuldu.
29 Haziran 1996 Anayasa
Mahkemesi Türk Ceza Kanunu’nun erkeğin zinasını suç olarak düzenleyen
441. maddesini anayasanın eşitlik ilkesine aykırılığı gerekçesiyle iptal
etti. 27.12.1996 tarih ve 228600 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan
kararda verilen bir yıllık süre içinde yasal düzenleme yapılmaması
nedeniyle erkeğin zinası 27.12.1997 tarihinden itibaren suç olmaktan
çıktı.
1996 Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesinde “Kırsal Kalkınmada Kadın Daire Başkanlığı” kuruldu.
1997 Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda 13 il valiliği bünyesinde “Kadının Statüsü Birimleri” kuruldu.
22 Mayıs 1997 Kadının
evlendikten sonra kocasının soyadını almakla birlikte, kendi soyadını da
kullanabilmesi Medeni Kanun’un 153. maddesinde yapılan değişiklikle
sağlandı.
19.11.1997 Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü’nün önerisi üzerine İçişleri Bakanlığı’nca
nüfus cüzdanlarında medeni hal kısmında “evli/ bekar/ dul/ boşanmış”
gibi ifadelerin yerine sadece “evli” veya “bekar” ifadelerinin
kullanılmasını düzenleyen genelge yayımlandı.
18 Ağustos 1997 Zorunlu temel eğitimi beş yıldan sekiz yıla çıkaran 4306 sayılı kanun yürürlüğe girdi.
13-14 Kasım 1997 Türkiye
Cumhuriyeti, amacı uzman bakanların çalışma alanları ile ilgili
konularda Avrupa Konseyi faaliyetlerine etkin bir şekilde katılmalarını
teşvik etmek olan Kadın-Erkek Eşitliğinden Sorumlu Avrupa Bakanlar
Konferansı’nın dördüncüsüne ev sahipliği yaptı. Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü’nce İstanbul’da gerçekleştirilen konferansa
Avrupa Konseyine üye 40 ülkeden 38′i katıldı. 176 kişinin katıldığı
konferans sonucunda üye ülkelerin eşitlik politikalarına yön verecek bir
deklarasyon hazırlandı.
23 Haziran 1998 Anayasa
Mahkemesi kadının zinasını suç olarak düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun
440. maddesini anayasanın eşitlik ilkesine aykırılığı gerekçesiyle iptal
etti. Gerekçeli karar 13.03.1999 tarih ve 23638 sayılı Resmi Gazetede
yayımlandı.
17 Şubat 1998 743 sayılı Türk
Medeni Kanun’un yerini almak üzere Adalet Bakanlığı tarafından
hazırlanan Türk Medeni Kanunu Tasarısı Adalet Bakanlığı ve Kadının
Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü’nün ortaklaşa yaptığı bir toplantı
ile kamuoyunun bilgisine sunuldu.
21 Ekim 1998 Adalet Bakanlığı,
Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü, ve kadın kuruluşlarının
oluşturduğu gündem sonucunda bekaret kontrolünün, ancak takibi şikayete
bağlı suçlarda, mağdurun rızası alınarak, ırza geçme gibi re’sen takip
edilen suçlarda ancak hakim kararı ile gecikmesinde sakınca bulunan
hallerde ise Cumhuriyet savcısının yazılı izni ile yapılabileceğini
düzenleyen bir genelge yayınladı.
1998 İçişleri Bakanlığı’nca
nüfus cüzdanlarında yapılan düzenlemeye paralel olarak Emekli Sandığı
Genel Müdürlüğü’nce verilen dul ve yetim tanıtım kartlarındaki “Emekliye
Yakınlığı” bölümünde yer alan “dul kadın vb.” ifadelerin yerine sadece
“eşi, kızı, oğlu, annesi, babası” gibi ifadelerin kullanılması sağlandı.
1998 Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nde, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi
Sözleşmesi’nin ana hedefleri çerçevesinde Türkiye’de kadının durumunu
değerlendirmek amacıyla bir Araştırma Komisyonu kuruldu ve hazırlanan
rapor kitap olarak Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü’nce
yayımlandı.
17 Ocak 1998 Aile içi şiddete
uğrayan kişilerin korunması için gerekli tedbirlerin alınmasını
düzenleyen 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun yürürlüğe girdi.
1998 Gelir Vergisi Kanunu’nda
yapılan bir değişiklikle aile reisinin beyanname vermesi esası
kaldırılarak kadınların kocalarından ayrı olarak beyanname vermesi
sağlandı.
1998 Ankara Barosu Kadın Hukuku
Komisyonu tarafından Ankara Adliyesi içinde şiddete uğrayan kadınlara
hukuki danışmanlık ve psikolojik destek hizmetleri vermek üzere Kadın
Danışma Merkezi kuruldu.
1999 İstanbul Barosu Kadın Hukuku Komisyonu Kadın Hakları Uygulama Merkezi’ni kurdu.
20 Mart 1999 Barolar
bünyesindeki Kadın Hakları/Hukuku Komisyonları arasında koordinasyonu
sağlamak amacıyla “Türkiye Barolar Birliği Kadın Hakları Komisyonları
Ağı (TÜBAKKOM)” kuruldu. Giderek artan komisyonların sayısı 2001 yılı
itibariyle kırk civarındadır.. TÜBAKKOM bünyesindeki Kadın Danışma
Merkezlerinin kurumsallaşmış olarak sayısı iki olmakla birlikte pek çok
komisyon danışma hizmetleri de vermektedir.
Eylül 1999 Türkiye, Kadınlara
Karşı Her Türlü Ayrımcılığı Önleme Sözleşmesi’ni onaylarken koyduğu aile
hukukunu ilgilendiren 15 ve 16. maddelerine ilişkin çekinceleri
kaldırdı.
1999 Kadın erkek eşitliği
açısından önemli değişiklikler içeren Medeni Kanun Tasarısı hazırlanarak
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunuldu.
16 Aralık 1999 Kadınların
yaşadığı ayrımcı uygulamaların giderilmesine yönelik kurumsal
mekanizmaların oluşturulması çalışmaları çerçevesinde Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü ve Norveç Büyükelçiliği işbirliği ile
“Eşitlik Ombudu Ne Kadar İşlevsel? Norveç Deneyimi” konulu bir konferans
düzenlendi.
14 Mayıs – 14 Haziran 2000 Kadın
sorunlarını gündeme getirmek, tartışmalara her yöredeki kadınların
katılımını sağlamak amacıyla Kadının Statüsü ve Sorunları Genel
Müdürlüğü, valilikler, barolar, üniversiteler ve gönüllü kadın
kuruluşlarının işbirliği ile ülke genelinde “2000 Yılı Kadın
Toplantıları” adı altında panel, konferans, şenlik, sergi vb. yaklaşık
200 etkinlik gerçekleştirildi.
01 Mart 2000 Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü’nce yapılan çalışma çerçevesinde Türkiye Büyük
Millet Meclisi bünyesinde “Kadın Erkek Eşitliği Daimi Komisyonu”
kurulmasına dair hazırlanan teklif, Türkiye Büyük Millet Meclisi Anayasa
Komisyonunda görüşülerek, anılan Komisyon yerine “Kadın Erkek
Eşitliğini İzleme Kurulu” kurulması yönünde karara varıldı. Kurulun
oluşturulması TBMM içtüzüğünde değişiklik yapılmasına dair çalışmaların
tamamlanmasını beklemektedir.
16 Mayıs 2000 Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü ve İstanbul Barosu Kadın Hakları Komisyonu
işbirliği ile Avrupa Birliğine uyum sürecinde toplumsal cinsiyet
eşitliği açısından Anayasanın değerlendirildiği “Avrupa Birliğine Giriş
sürecinde Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Kadın Erkek Eşitliği
Politikaları” konulu panel düzenlendi.
5-9 Haziran 2000 Türkiye, Pekin
Deklarasyonu ve Eylem Platformunun sonuçlarının değerlendirilmesi, tam
olarak uygulanmasının sağlanması, yeni eylem ve girişimlerin
belirlenmesi amacıyla New York’ta yapılan “Kadın 2000:21.Yüzyıl İçin
toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Kalkınma ve Barış” konulu Birleşmiş
Milletler Genel Kurul Özel Oturumuna katıldı. Türkiye tarafından teklif
edilen, kadın erkek eşitliği bakış açısının ana plan ve politikalara
yerleştirilmesi, kota uygulamaları ve diğer araçlarla olumlu ayrımcılık
politikalarının geliştirilmesi, erken ve zorla evlendirme ile namus
cinayetlerinin kadınlara yönelik şiddet türleri arasında yer almasının
yanısıra diğer temel konulardaki önerilerin Sonuç Belgesinde yer alması
sağlandı.
8 Eylül 2000 Ek İhtiyari
Protokol Türkiye tarafından imzalandı. Onay aşaması için Türkiye Büyük
Millet Meclisi gündemine alındı. Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın
Önlenmesi Sözleşmesinin daha etkin bir şekilde uygulanmasını sağlamak
amacıyla Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan Ek İhtiyari Protokol
ile Sözleşmenin taraf devletler tarafından ihlali durumunda kişilere ve
kişilerden oluşan gruplara başvuru hakkı tanınmakta ayrıca uygulamaları
denetlemek üzere Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi (CEDAW)
Komitesine yapılacak şikayetleri kabul etme ve inceleme yetkisi
tanınmaktadır.
26 Ekim 2000 Kadına yönelik
uluslararası sözleşme ve konferanslarda, eşitlikçi bir toplumsal yaşamın
gereği olarak vurgulanan ders kitapları ve müfredatın eğitimin ilk
basamağından başlayarak cinsiyetçi öğelerden ayıklanması hedefi
doğrultusunda Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü’nce “Eğitim
Materyallerinde Cinsiyetçi Ögeler” konulu panel ile “Ders Kitaplarında
Cinsiyetçilik 1928′den Günümüze” konulu fotoğraf sergisi düzenlendi.
Toplantıya ilişkin dokümanların derlendiği “Eğitim Materyallerinde
Cinsiyetçi Öğeler” adlı kitap ile ayrıca “Ders Kitaplarında
Cinsiyetçilik” adlı bir araştırma kitap olarak yayımlandı.
24 Kasım 2000 Ülkemizde giderek
artmakta olan töre cinayetlerine karşı kamuoyu oluşturmak üzere “25
Kasım Kadınlara Karşı Şiddete Hayır Günü” nedeniyle Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü ve Şanlıurfa Valiliği işbirliği ile “Kadına
Yönelik Şiddet” konulu bir panel düzenlendi. Panel resmi düzeyde töre
cinayetlerine karşı duruşun zeminini oluşturdu.
17 Şubat 2001 Türk Medeni
Kanunu’nun yıldönümü nedeniyle TBMM Adalet Komisyonunda görüşülmekte
olan Medeni Kanun Tasarısının eşitlikçi özünün korunarak yasalaşması
için Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü ve kadın kuruluşları
tarafından kamuoyu oluşturma faaliyetlerinde bulunuldu. Kadının Statüsü
ve Sorunları Genel Müdürlüğü’nce “Türk Medeni Kanunun’un Kabulünün 75.
Yıldönümü 2001 Gündemimiz: Tasarının Yasalaşması” konulu, tasarı ile
öngörülen değişikliklerin değerlendirildiği bir panel gerçekleştirildi.
Kadın dernekleri ve diğer sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla
“Medeni Yasa Tasarısı İçin Hep Birlikte” yürüyüşü gerçekleştirildi.
Nisan 2001 Kadın ve aileden
sorumlu Devlet Bakanlığı ve Kadının Statüsü ve Sorunları Genel
Müdürlüğü’nün katkılarıyla Avrupa Birliği Müktesebatının Üstlenilmesine
İlişkin Türkiye Ulusal Raporu’nda, eşitlik politikaları için bir alt
yapı oluşturulması, hazırlanan tüm plan ve politikaların bu madde ile
uyumlu olması gerekliliğinin sağlanması, aynı zamanda devletin eşitliği
sağlamak için olumlu ayrımcılık dahil her türlü tedbiri almasının yolunu
açmak üzere Anayasanın eşitlik ilkesini düzenleyen 10. maddesine bir
fıkra eklenmesi önerisi; ulusal mekanizma olan Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü teşkilat yasasının çıkarılması; farklı statü
hukukuna bağlı olarak çalışanların doğum izinlerine ilişkin farklı
düzenlemelere son verecek ve ebeveyn izni müessesesini tesis edecek
kanun tasarısının yasalaşmasının yanısıra ilgili her konuda işbirliğine
gidilmesini öngören kısa ve uzun vadeli hedeflerin yer alması sağlandı.
16 Mayıs 2001 Kadının Statüsü ve
Sorunları Genel Müdürlüğü’nce, Kadın-Erkek Eşitliğini Ana Plan ve
Politikalara Yerleştirme Stratejisini benimseyen ülke örnekleri
konusunda bilgilenmeyi sağlamak üzere Hollanda Sosyal İşler ve Çalışma
Bakanlığı Devlet Sekreteri’nin deneyimlerini aktardığı “Kadın-Erkek
Eşitliğini Ana Plan ve Politikalara Yerleştirme: Hollanda Deneyimi”
başlıklı bir konferans düzenlendi.
21 Haziran 2001 TBMM Adalet Komisyonunca kabul edilen Türk Medeni Kanunu Tasarısı Genel Kurula sevk edildi.
27-29 Haziran 2001 Kadının
Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü’nce, Norveç Büyükelçiliğinin
katkılarıyla Ankara’da “Türkiye’de Kadın Politikaları ve Kurumsallaşma”
konulu bir toplantı gerçekleştirildi. Toplantıya ilgili kamu
kuruluşları, üniversitelerin Kadın Araştırma ve Uygulama Merkezleri ile
gönüllü kadın kuruluşları temsilcileri katıldı. Toplantıda, hukuk,
eğitim, çalışma yaşamı ve şiddet başlıkları altında çalışma grupları
oluşturularak önümüzdeki dönem için hedefler belirlendi.
22 Kasım 2001 Yeni Türk Medeni Kanununun TBMM tarafından kabulü
1 Ocak 2002 Yeni Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girmesi
30 Temmuz 2002 CEDAW Ek İhtiyari Protokolünün onaylanması
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder